Video Metni:
B- Mü’minun suresinin 99 ve 100. ayet-i kerimelerinde şöyle buyrulmuştur: Nihayet onlardan (müşriklerden) birine ölüm gelip çattığında, “Rabbim, der, lütfen beni (dünyaya) geri gönder. Ta ki boşa geçirdiğim dünyada iyi işler yapayım. Hayır! Bu onun ağzından çıkan (boş) bir laftan ibarettir. Onların önünde ise, yeniden dirilecekleri güne kadar berzah vardır.”
Şimdi bu ayet-i kerimeyi beraber tahlil edelim. Bizim üzerinde duracağımız kısım, ayetin şu bölümü: “Onların önünde, yeniden dirilecekleri güne kadar berzah vardır.” İşte ayetin bu kısmında geçen “Berzah” tabiri, Berzah hayatına işarettir.
A- “Berzah” ne anlama gelmektedir. Bu konu hakkında daha fazla bilgi verir misin?
B- Berzah kelimesi, aslında iki şey arasındaki engel veya vasıta anlamına gelir. İki şey ve iki konak arasında bulunan hususa da “berzah” derler. Mesela, iki deniz arasında bulunan kara parçasına “berzah” denir. Yine tatlı ve tuzlu su arasında bulunup bu ikisinin karışmasına engel olan sınırın adı da berzahtır. Ayette geçen Berzahtan murad ise, dünya ile ahiret arasında bulunan âlemdir. Şu anda berzah âlemi mevcuttur ve ölen kimseler Berzâh aleminde bulunmaktadırlar.
Tefsirini yaptığımız ayet-i kerimede geçen “Berzah” hakkında Ebu Sahr hazretleri şöyle der: “Berzah, kabirlerdir. Onlar ne bu dünyada ne de ahirettedirler. Onlar, diriltilecekleri güne kadar burada kalacaklardır. “Onların önünde yeniden dirilecekleri güne kadar berzah vardır.” ayetinde, zalim olarak ölen bu kişilere, Berzah azabı ile bir tehdit vardır.”
Hz. Aişe de bu ayetin tefsirinde şöyle demiştir: Kabir ehlinden günahkâr olanlara yazıklar olsun. Kabirlerinde onların yanına simsiyah yılanlar girer. Bir yılan başucunda, bir yılan ayakucundadır. Ortasından bir araya gelinceye kadar onu kemirirler. İşte Allah Teâlâ’nın: “Tekrar diriltilecekleri güne kadar önlerinde, onları geriye dönmekten alıkoyan bir berzah vardır.” ayetinde buyurduğu Berzah’taki azap budur. (İbn Kesir, hadislerle Kur’ân-ı Kerim Tefsiri, c. 11, sh. 5671.)
Yine Muhammed İbni Ebu Hatim’in Ebu Hüreyre hazretlerinden rivayet ettiğine göre; O, şöyle demiştir: “Kâfir kabrine konulduğu vakit Cehennemde oturacağı yeri görür ve: ‘Rabbim, beni geri çevir ki tövbe edeyim ve salih amel işleyeyim.’ der. Ona: ‘Yaşatılmış olduğun sürece sana ömür verilmişti, yaşamıştın.’ denilir. Kabri onun üzerine daraltılır. O, yılan veya akrep sokmuş kimse gibidir. Uyur ve korkar. Yeryüzünün haşeratı, yılanları ve akrepleri ona yönelirler.”
Daha bu konuda söylenmiş çok sözler vardır. Tamamını burada nakletmemiz mümkün değil. Diğer izahları ve Berzah âleminin mahiyetini merak ediyorsan tefsir kitaplarına müracaat edebilirsin.
Delilimizi bir daha toplamak istiyorum: Tefsirini yaptığımız ayet-i kerimede, onların önlerinde dirilme gününe kadar Berzah olduğu açıkça zikredilmiştir. Ayette geçen Berzah, bütün müfessirlerin izahıyla Berzah âlemidir. Ölen ruhlar, kıyamet kopuncaya kadar burada kalırlar. Burada azap ve mükâfat görürler.
A- İyi ama Berzah kelimesini başka bir şeyle izah edemez miyiz? Mesela, dünyaya geri dönüşü engelleyen bir perdedir, diyemez miyiz?
B- Bizler Kur’an’ı kendi reyimiz ve görüşümüzle nasıl tefsir ederiz? Peygamber Efendimizin: “Kim bilgisi olmadığı halde Kur’an’ı tefsir ederse, cehennemdeki yerine hazırlansın.” hadisi karşısında buna nasıl cesaret ederiz? Bizim yapacağımız şey, Kur’an’ı hadis ve diğer ayetlerin ışığında tefsir eden müfessir ve âlimlerin görüşlerinden istifade etmek ve Cumhurun görüşüne tabi olmaktır. Zaten asıl problem bu; Ayetleri kendi arzumuza göre izah etmek ve akla gelen manayı ayete vermektir. Hatta bu manada, “Hiç kaynak kullanmadan Kur’an’ı tefsir ettim” diyenler bile türemiştir. Onun kaynak kullanmadığını söylemesi, “uydurdum” demesiyle aynı şeydir.
A- Demek, ayeti kerimede bahsedilen Berzah, Berzah âlemi demekmiş. Ve kıyamete kadar ruhlar burada bekleyeceklermiş.
B- Evet, aynen öyle. Bu da sizin: “Kıyamete kadar ceza ve mükâfat yoktur. Ruhlar öylece ölüdür.” sözünüzü çürütmekte ve kabir hayatını ispat etmektedir. Dilersen bu ayetin tahliline burada noktayı koyalım ve bir sonraki bölüme geçelim. Bir sonraki bölümde sana kabir hayatıyla ilgili birçok ayet-i kerime göstereceğim.