5- Yardımlaşma Delili

5- Yardımlaşma Delili

Turn Off Light
More
Report

Report


Video Metni:

Beğendiysen Paylaş

5-Yardımlaşma Delili

Şu aleme dikkatle baktığımızda, varlıkların birbirlerine yardım ettiğini görürüz. Tüm varlıkların birbirlerine karşılıklı olarak destek olmaları ve ihtiyaç duyduklarında birbirlerine yardım etmeleri gözle görülen akılla kabul edilen bir hakikattir.

Peki birisinin size yardım etmesi, ihtiyacınıza koşması için yardım edende hangi sıfatların olması gerektiğini hiç düşündük mü? Evet yardım edende olması gereken sıfatlar şunlardır.

Size yardım edecek olan evvela hayat sahibi olmalıdır. Zira ölüler yardım edemez!

İlim sahibi olmalıdır. Çünkü neye ihtiyacınız olduğunu bilmelidir.

İrade sahibi olmalıdır. Yardım etmeyi, yardım etmemeye tercih edebilmelidir.

Bunun yanı sıra, kudreti de olmal ıdır; kudreti olmayan yardım edemez.

Ayrıca, yardıma muhtaç olanın çağrısını duyabilecek bir işitme yeteneğine, onu görebilecek görme kabiliyete ve ihtiyacını hissedebilecek bir şuura sahip olmalıdır.

Hem yardım etmek merhametin gereğidir ki; hayat, ilim, irade, kudret, işitme, görme gibi sıfatların yanında merhameti de olmalıdır. Bu ve benzeri daha birçok sıfat sayılabilir.

Halbuki şu alemde birbirlerine yardım eden varlıklarda ilim, irade, kudret, işitme ve görme, merhamet gibi sıfatlar bulunmaz. Hatta bazıları canlı bile değildir.

Öyleyse, bu varlıkların kendi başlarına ve kendi kendilerine bu yardımlaşmayı gerçekleştirmeleri mümkün değildir. O halde bize yardım eden onlar değil, onları yardıma koşturan, perde arkasında bir zat olmalıdır. Yani yardım etmiyorlar, yardım ettiriliyorlar çünkü bu sıfatlara sahip değiller. Bu sıfatlara sahip olan biri ancak bu yardımlaşma fiiline fail olabilir.

Şimdi şu alemde birbirine yardım eden varlıklara bakalım.

Güneş ısısıyla ve ışığıyla bir soba ve lambayken, ay hem bir takvimci hem de karanlık gecelerimize kandil olmuştur. Ne güneş ne de ay hayat, ilim, irade, kudret, işitme ve görme, merhamet gibi sıfatlardan mahrum iken sizce bize yardım eden güneş veya ay olabilir mi?

Atmosfer hayat sahibi mahlukata zararlı olabilecek ışınları keserken, bunu hangi ilmiyle, kudretiyle ve merhametiyle yapmaktadır?

Bulutlar yağmurlarıyla yeryüzünü ahalisini sulayıp yaşamak ateşinin hararetini dindirirken bu yardımını bizlere çok acıdığından mı göndermektedir?

Toprağın sinesinden çıkan rızıklarla yeryüzünü bir sofra yapan toprağın kendisi olabilir mi?

Buharlaşma yoluyla atmosfere su buharı sağlayıp ve su döngüsünü gerçekleştiren ayrıca akıntılarıyla, sıcak ve soğuk suyu taşıyarak küresel sıcaklık dağılımını düzenleyip dünya iklimini dengede tutan denizler olabilir mi?

Yeryüzünde hayat devam etsin diye karbondioksit alıp oksijen üreterek fotosentez yapan bitkiler acaba bu yardımı bilinçli olarak kendi adlarına mı yapmaktadırlar?

Görünüşleriyle gözümüze, tatları ile dilimize, kokusuyla burnumuza, içindeki mineral ve vitaminlerle vücudumuza uygun o meyveleri dallarına takıp bize yardım eden acaba ağaçlar olabilir mi?

Bal gibi mükemmel bir gıdayı bizlere veren zehirli bir böcek olabilir mi?

Kan ve fışkı arasından halis bir sütü bize ikram edenler sizce inekler midir?

Alemde gözüken bu yardımlaşma kanunu küçük bir alem olan insanda da tüm ihtişamıyla kendini göstermektedir.

Vücudun organları mükemmel bir iş birliği içinde çalışarak birbirlerine yardımcı oluyorlar.

Organların ihtiyacı olan kanı pompalamak için durup dinlenmeden çalışan kalbimiz acaba bu yardımı bilinçli olarak kendi adına mı yapmaktadır.

Organlara oksijen ve besin maddelerini taşıyan kan hücreleri gerçekten kendi iradeleriyle mi yardım etmektedir?

Vücuda giren besinleri parçalayarak vücut tarafından kullanılabilir hale getiren mide, bağırsaklar ve diğer sindirim organları bu şefkatli yardımı kendileri mi yapmaktadırlar?

Elbette hayır. Zira tüm bu saydığımız varlıklar yardım edende bulunması gereken hayat, ilim, irade, kudret, işitme, görme, merhamet gibi sıfatlardan yoksundurlar. O halde bize yardım eden varlıkları birbirinin yardımına koşturan hayat, ilim, irade, kudret, işitme, görme, merhamet gibi sıfatlara sahip olan kimdir? Elbette Allah’tır.

Öyleyse güneş bize yardım etmiyor, güneşle bize yardım ediliyor. Güneşi kim yarattıysa güneşi bir soba ve lamba olarak kullananları, ışığından ve ısısından yararlanan tüm varlıkları da o yaratmıştır.

Ay bize yardım etmiyor, ay ile bize yardım ediliyor. Ayı kim icad ettiyse onu bir kandil ve takvim olarak kullananları da icad eden odur.

Atmosfer bize yardım etmiyor, atmosfer ile bize yardım ediliyor. Atmosferi yaratan merhamet sahibi kim ise onunla öldürücü ışınlardan korunan yeryüzünü ve oradaki tüm canlıları yaratan da odur.

Bulutlar bize yardım etmiyor, bulutlar ile bize yardım ediliyor. Bulutları yaratan ve oradan suyu damla damla indiren kim ise, o sudan istifade eden tüm hayat sahiplerini yaratan da odur.

Toprak bize yardım etmiyor, toprak ile bize yardım ediliyor. Toprağı yaratan ve oradan en güzel rızıkları çıkaran kim ise o rızıkla rızıklananları yaratan da odur.

Denizler bize yardım etmiyor, denizler ile bize yardım ediliyor. Denizleri yaratan ve onunla su döngüsünü sağlayan ve iklimleri dengede tutan kim ise o sudan istifade eden ve o iklimde yaşayanları icad eden de odur.

Bitkiler bize yardım etmiyor, bitkiler ile bize yardım ediliyor. O bitkilere fotosentez yaptırıp oksijen üretecek bir şekilde yaratan kim ise oksijeni soluyan ve nefes alan tüm varlıkları yaratan da odur.

Ağaçlar bize yardım etmiyor, ağaçlar ile bize yardım ediliyor. O ağaçları yaratan ve ondan o güzel meyveleri çıkaran kim ise o meyveleri tadan dilleri, koklayan burunları ve o meyvelerden istifade eden vücutladdlrı yaratan da odur.

Arılar bize yardım etmiyor, arılar ile bize yardım ediliyor. O arıyı icad edip zehirli karnında balı pişiren kim ise o balı yiyenleri icad eden de odur.

İnekler bize yardım etmiyor, inekler ile bize yardım ediliyor. O inekleri bir süt fabrikası gibi yaratıp ondan sütü çıkaran kim ise o sütü içen tüm varlıkları yaratan da odur.

Evet şuursuz, hayatsız, iradesiz, ilimsiz, kudretsiz ve merhametsiz mahlukların kendi kendilerine böyle şefkatle yardım etmeleri mümkün değildir. İşte onların bu yardımlaşmayı yapmaktaki âcziyetleri ispat eder ki, perde arkasında onların her birinin ihtiyaçlarını bilen, gören, işiten ve merhamet edip birbirlerinin yardımına koşturan, ancak sonsuz merhamet sahibi olan Allah’tır.  O tek bir ilahı kabul etmeyenler şuursuz varlıklarda şuur, hayatsız mevcudatta hayat, ilimsiz mahluklarda sonsuz bir ilim, kudretsiz eşyada sonsuz bir kudret ve merhametsiz varlıklarda sonsuz bir merhametin varlığını kabul etmelidirler. Yani tek bir ilahı kabul etmemeye bedel sonsuz ilahları kabul etmek zorunda kalacaklardır. Bunu kabul etmek ise ancak akıldan feragat etmekle mümkündür.

 

 


Beğendiysen Paylaş

Yorumunuzu bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir