Video Metni:
- AZAMET VE KİBRİYA DELİLİ
Allah’ın sonsuz azamet ve kibriyası onun vahdetini güneş gibi göstermektedir.
Bilindiği üzere, matematikte “sonsuz” kavramı mevcuttur.Bütün sayılar ona nispetle kıyasa giremeyecek kadar küçük kalırlar. Sayıların büyüklüğü,birbirilerine göredir. Sonsuzluk içinse bir ile bir milyar arasındaki fark yoktur. Faraza tüm rakamlar bilinçli kabul edilseydi o rakamların anlayışları, sonsuzluğu kavramakta son derece noksan kalırlardı.
Sonsuzun büyüklüğü yanında tüm rakamlar ne kadar büyük olursa olsun yok denecek kadar küçük kalırlardı. Misalimizde ki sonsuzun karşısında çok büyük bir sayı, sonsuza deseydi ki; ben de sana yardım edeyim veya bir faydam dokunsun dese acaba sonsuza ne gibi bir yardımı olabilirdi?
Aynen bunun gibi sonsuz azamet ve kibriyası yanında hangi kuvvet ve hangi kudretin o sonsuz azamete karşı bir tesiri bir faydası olabilir?
Sonsuz ezeli ve ebedi bir hayatın yanında sonlu ve fani mahluklar haşa Allah’a hangi konuda ortak olabilir? Sonsuz ilmin yanında cahil olan ancak onun verdiği kadar bir ilmi olanlar Allah’ın hangi fiiline yardım edebilir?
Sonsuz iradenin yanında iradesi cüz-i ve kayıtlı olan bir şeyi irade ederken diğerini irade edemeyen hangi sebep Allah’ın mülküne ortak olabilir?
Yoktan var eden yaratan bir zatın yanında yaratılmış olan mahluklar Allah’ın hangi icraatında hakiki tesire sahip olabilir?
O sonsuz azamet ve celal; mahlukatın yaratılmasında, kâinatın idaresinde ve terbiyesinde başka hiçbir kuvvete, kudrete ihtiyaç duymazken haşa vehim ürünü bir şerik çıksın ve sonsuz kudretin ve azametin yanında sonlu ve aciz kudretiyle onun fiillerine ortak olsun? Demek Allah’ın sonsuz azameti ve kibriyası onun vahdetinin en büyük delillerindendir. Ona ortak koşanlar ise onun azamet ve kibriyasından gafil olan ve sonsuzluk kavramına cahil olanlardır ki haşa vehminde tasvir ettiği bir ilaha inanırlar.
Mesela, güneşin ışığının büyüklüğü, yakınında bulunan diğer zayıf ışıklara hiçbir şekilde ihtiyaç duymaz. Güneş alemi aydınlatırken onun ışığı ve nuru karşısında sizin yakacağınız ışıklar bir mana ifade etmez. Aynen bunun gibi kudret-i İlahiyenin azamet ve kibriyası dahi ayrı hiçbir kuvvete, hiçbir kudrete ihtiyaç bırakmadığı gibi, onlara hiçbir icadı hiçbir hakiki tesiri vermez. Güneş tüm alemi nuruyla aydınlatırken faraza yerdeki bir lamba dese ki bu aydınlık benden bu aydınlatma fiiline bende ortağım dese Güneşin azameti nuru karşısında çok gülünç bir duruma düşmez mi? İsim ve sıfatlarının sonsuz azamet ve kibriyada olması onun vahdetine işaret ettiği gibi mülküne başka ellerin asla müdahale edemeyeceğini çok net bir şekilde göstermektedir.
Ayrıca böyle bir azamet ve kibriya bilhassa yaratılış gayelerinin odak noktası olan hayat sahiplerini başka ellere havale etmesi de mümkün değildir. O mevcudat aynalarında kendini azamet ve kibriyası ile tanıtmak isteyen bir zatın ne gibi bir ihtiyacı olabilir ki bir ortağa ihtiyaç duysun da azametini hakarete, sonsuz büyüklüğünü küçüklüğe, sonsuz kudretini acze, sonsuz ilmini cehle çevirsin. Hangi akıl sahibi bunu kabul edebilir?
Zerreden şemse kadar her şeye birlik mühürlerini vuran ve kendisini tek bir Vahid olarak tanıtmak isteyen, sonsuz azamet ve kibriya sahibi bir zat fiillerine başka ellerin müdahalesiyle vahdaniyetine hiç gölge düşürür mü?
Rahmetinin güzel meyveleriyle kendini sevdirmek isteyen bir zat başkalarının o güzel meyvelere sahip çıkmasına ve kendisine bedel başkalarının sevilmesine hiç müsaade eder mi?
Maddî ve manevî nimetlerin lezzetleriyle beslediği kullarının hamd, şükür ve minnettarlığının başkalarına yapılmasına hiç müsaade eder mi? Böyle sonsuz azamet ve kibriya sahibi bir zat haşa neye ihtiyacı vardır ki bir başkası onun mülkünde ona ortak olsun?
Sonsuz kudret sahibi olan Rabbimiz kâinatı böyle yüksek gayelerle yaratmışken hakikatte zaten olmayan bir şerik haşa o gayeleri boşa çıkarsın hikmetleri hikmetsizliğe, gayeleri gayesizliğe çevirsin. Sonsuz olan azameti sonlu yapsın, sonsuz kudreti aciz bıraksın? yüz bin defa haşa…